Teknik analiz araçları: İndikatörler ve osilatörler

Teknik analiz araçları: İndikatörler ve osilatörler

  • 13 Dakikalık okuma
  • 11 Mar 2025

Kilit Noktalar

  • Piyasa trendlerini ve alım/satım bölgelerini tarihsel veriler ve fiyat hareketlilikleri üzerinden tahmin etmeye odaklanan teknik analiz, indikatör ve osilatör adı verilen araçları kullanır. 
  • Teknik analiz için vazgeçilmez iki unsur olan indikatör ve osilatör; piyasa uygunluğu, kullanım amacı, uygulama biçimi konusunda birbirlerinden farklılaşır.

  • Popüler teknik analiz indikatörleri hareketli ortalamalar, MACD ve Bollinger bantları iken popüler teknik analiz osilatörleri stokastik osilatör, RSI ve CCI olarak öne çıkar.

Selam Paparalı! Bu yazımızda Amerika borsalarında işlem yapmaya başladığında ve hisse senedi alım satımıyla ilgilendiğinde mutlaka karşılaşacağın kavramlardan birine değineceğiz. Evet, teknik analiz kavramından söz ediyoruz. Hisse senedi piyasaları ve aslında tüm diğer varlık piyasaları, kendi dinamiklerini belirleyen karmaşık yapılardır. Yatırımcılar da geçerliliği milyonlarca kez yapılan pratiklere dayanan çeşitli yatırım stratejileri izler. Bu stratejileri belirlemek için trend takibi yapılması gerekir ki, trend takibi yapmanın en geçerli yollarından biri, teknik analiz olarak öne çıkar.

Şimdi, yazımıza “Teknik analiz nedir?” sorusuyla başlangıç yapıyor, ardından teknik analiz içinde sayılan indikatör ve osilatör araçlarını yakından tanıyoruz. Elbette, teknik analizin etkinliğini de değerlendirmeden geçmiyoruz. Uzun ama keyifli bir yolculuk olacak, hazır mısın?

Teknik analiz nedir?

Teknik analiz, bir hisse senedinin veya varlığın fiyat trendlerini veya fiyat hareketlerinin izlediği örüntüleri değerlendirerek potansiyel yatırım fırsatlarını keşfetmeye odaklanan bir yatırım stratejisidir. Teknik analistler, temelde bir varlığın geçmiş fiyat hareketlerinin ve trendlerinin, gelecekteki davranışlarına referans oluşturabileceği varsayımıyla hareket eder. Başka bir deyişle teknik analistler, “tarih tekerrürden ibarettir” yaklaşımına inanır. Teknik analistler için fiyat hareketleri, bir varlığın gelecekteki performansına dair öngörüde bulunabilmek için adeta bir hazinedir. İşlem hacimleri, geçmiş veriler ve fiyat hareketleri; indikatörler ve osilatörler kullanılarak incelenir ve bu incelemeler sonucunda hisse senedinin sonraki hamleleri hakkında tahminde bulunulur. 

Temelleri, The Wall Street Journal'ı ve Dow Jones'u kuran, Dow Jones Endüstriyel Endeksi'ni oluşturan Charles Dow tarafından atılan teknik analiz, çoğunlukla bir başka başlıca strateji olan temel analizle karşılaştırılır. İngilizcede fundamental analysis olarak anılan temel analiz, hisse senetlerini değerlendirirken finansal tabloları, sektörel eğilimleri, ekonomik göstergeleri ve şirketlerin yönetim kalitesini esas alır. Rekabet avantajı oluşturan özellikler, fiyatlama politikaları, genişleme adımları gibi pek çok stratejik boyut, temel analistin gündemindedir. Ancak teknik analistler ne finansallarla ne de şirketin değerine dair diğer işaretlerle ilgilenmez. Teknik analiz ticaret verilerini okur; fiyat hareketleri ve hacimle ilgilenir; trendleri keşfeder. Elbette bunu yine sistematik bir metodolojiyle yapar. Bu sistematik metodolojide, indikatörler ve osilatörler kullanılır. 

İndikatörler nedir?

Türkçeye gösterge olarak çevrilen indikatör kavramı, araştırmacılar tarafından yıllar içinde geliştirilen ve farklı amaçlara hizmet eden işaretlerdir. Örneğin bazı indikatörler destek ve direnç alanları da dâhil olmak üzere, mevcut piyasa trendini belirlemeye odaklanır. Bazı indikatörler, bir trendin gücünü ve devam etme potansiyelini keşfetmeye çalışır. Matematikten köklenen teknik analiz indikatörleri, bir menkul kıymetin hareketlerini izlemeye, yorumlamaya ve bu yorumlardan hareketle tahminde bulunmaya yarayan matematiksel hesaplamalardır.

İndikatör türleri ve kullanım alanları

İndikatörlerin kullanım alanları içinde piyasanın gidişatını ve trendin yönünü keşfetmek; piyasanın aşırı alım veya satım bölgesinde olup olmadığını kavramak veya volatilite seviyesini anlamlandırmak başı çeker. Güncel yatırım stratejilerinde en çok kullanılan indikatörler hareketli ortalamalar, Hareketli Ortalama Konverjans / Diverjans (Moving Average Convergence/Divergence | MACD) ve Bollinger bantları olarak sıralanabilir. Yepyeni bir terminolojiyle tanıştığını biliyoruz ve hepsini tane tane açıklamaya çalışacağız, merak etme Paparalı!

Hareketli ortalamalar nedir? 

Hareketli ortalamalar, genellikle fiyat trendlerini belirlemek ve alım-satım sinyallerini keşfedebilmek için kullanılan teknik analiz indikatörleridir. İngilizcede moving averages olarak anılan hareketli ortalamalar kendi aralarında iki kategoriye ayrılır. 

  • Basit hareketli ortalama (Simple Moving Average | SMA): Bu hesaplanırken belirli bir zaman dilimindeki kapanış fiyatlarının ortalaması alınır. Örneğin 200 günlük SMA’da, son 200 gündeki kapanış fiyatlarının ortalaması kullanılır. 
  • Üssel hareketli ortalama (Exponential Moving Average | EMA): Üssel hareketli ortalama, son fiyatlara daha fazla ağırlık verir. EMA hesaplaması yapılırken ilk olarak belirlenen aralığın SMA’sı hesaplanır. Ardından çarpan belirlenir. EMA hesaplamasında çarpan formülü 2 / (zaman + 1) olarak belirlenmiştir. Örneğin 11 günlük bir EMA hesaplaması, 2 / (11+1): ⅙ gibi bir sonuç verir. Çarpan, 0,1666 olarak bulunur. Her kapanış fiyatı için EMA, aşağıdaki formülle hesaplanır:

Güncel EMA= [Son Fiyat - EMA] x Çarpan + EMA

Hareketli ortalama nasıl kullanılır? 

Hareketli ortalamalar genellikle piyasa trendlerini belirlemek ve alım/satım noktalarını kararlaştırmak için kullanılır. Ayrıca destek ve direnç noktaları için de etkili araçlardan biri olarak öne çıkar. Örneğin kısa vadeli hareketli ortalama, uzun vadeli hareketli ortalamanın üzerindeyse, alım sinyali olarak yorumlanır. Tam tersi bir koşulda ise bu durum satış sinyali olarak değerlendirilir. EMA, kısa vadeli trendleri belirlemek için daha aktif kullanılır. Örneğin 10 günlük bir üssel hareketli ortalama, mevcut trende dair ipuçları taşır. Vade uzadıkça, EMA’nın sunduğu görünümün ölçeği de genişler. 

Hareketli ortalama konverjans / diverjans (MACD) nedir? 

Türkçede “yakınsama sapması” olarak da anılan MACD indikatörü, farklı hareketli ortalamaların birbirlerine mesafelerine dair bilgi veren bir indikatördür. Tek başına bir alım-satım sinyali olarak kabul edilmese de diğer teknik analiz araçlarıyla birlikte kullanıldığında işe yarar ipuçları sunabilir. Trend dönüşleri hakkında bilgi sahibi olmaya yarayan MACD indikatörü, 26 günlük uzun vadeli üssel hareketli ortalamanın 12 günlük kısa vadeli üssel hareketli ortalamadan çıkarılmasıyla hesaplanır. 

MACD, 12 günlük EMA’i 26 günlük EMA’inden büyükse pozitif; küçükse negatif bir değer kazanır. MACD, teknik analiz araçlarında genellikle grafiğin altında yer alan bir histogramla gösterilir. Ayrıca MACD ile beraber kullanabilmek için varlığın 9 günlük EMA’i, sinyal çizgisi olarak belirlenir. MACD sinyal çizgisinin altındaysa, histogram da taban çizgisinin altında olur. MACD sinyal çizgisinin üstündeyse de tam tersi geçerlidir. Histogramın taban çizgisine temas ettiği noktalar, yükseliş veya düşüş momentumunun zirvelerini, tepe noktalarını belirlemek ve aşırı alım/satım sinyallerini okumak için değerlendirilir. 

Bollinger bantları nedir?

Bollinger bantları, John Bollinger tarafından geliştirilen ve üst ve alt fiyat seviyelerini tanımlayan fiyat zarfları arasında sayılan bir fiyat zarfı indikatörüdür. Basit hareketli ortalamanın üstünde ve altında standart sapma seviyesinde çizilen bu seviyeler, fiyatların göreceli olarak yüksek mi yoksa düşük mü olduğunu belirlemeye yardımcı olur. Bollinger bantları da tek başına kullanımdan ziyade, diğer teknik analiz araçlarının sağlamasını yapmak için kullanılır. 

Hareketli ortalamanın sapmalarına dayanan Bollinger bantları düşük volatilite dönemlerinde daralır ve bu, her iki yönde de keskin bir fiyat hareketinin olasılığının artışına işaret eder. Bantlar daha önce görülmedik biçimde genişlediğinde volatilite artmış, mevcut fiyattaki trendin sona erme ihtimali de yükselmiştir. Bollinger bantları, çeşitli kâr hedefleri veya alış/satış seviyeleri belirlemek için kullanılabilir.

Osilatörler nedir?

Osilatörler, iki uç değer arasında yüksek ve düşük bantlar oluşturan, ardından bu sınırlar içinde dalgalanan bir trend göstergesi üreten teknik analiz araçlarıdır. Osilatörün değeri üst uç değere yaklaştığında bu genellikle “aşırı alım” anlamına gelir; alt uca yaklaştığında ise “aşırı satış” olarak yorumlanır. Başka bir deyişle osilatör, bir varlığın aşırı satış veya aşırı alım bölgesinde olup olmadığını tespit etmeye yarar. 

Osilatör türleri ve kullanım alanları

Not edelim Paparalı: Teknik analistler, indikatörleri ve osilatörleri genelde birlikte kullanma eğilimindedir; herhangi bir indikatör ya da osilatör, tek başına yatırım kararı almaya yetmez. Teknik analistler, osilatörleri de diğer teknik analiz araçlarıyla birlikte kullanmayı tercih eder. Osilatörler, genellikle net bir trendin bulunmadığı durumlarda, örneğin bir hisse senedinin hareketleri yatay seyrettiğinde ve güçlü bir işaret taşımadığında yardımcı olur. Başlıca osilatörler arasında stokastik osilatör, RSI ve CCI olarak sayılabilir. İndikatörlerde olduğu gibi osilatörlerin de tanımlarına göz atalım: 

Stokastik osilatör nedir? 

Stokastik osilatör, bir varlığın belirli bir kapanış fiyatını belirli bir periyottaki fiyat aralığıyla karşılaştıran momentum göstergesidir. Stokastik osilatör, 0-100 değerleri arasında edindiği pozisyona göre aşırı alım ve aşırı satım bölgesi kararı vermek için bir teyit aracı olarak kullanılır. Genellikle 80 üzerindeki değer aşırı alım olarak kabul edilir ve 20’nin altındaki değer aşırı satım bölgesi olarak yorumlanır. Diğer teknik analiz araçlarında olduğu gibi stokastik osilatör de tersine dönüş ihtimalini erken tahmin etmeye çalışır; ancak bazı trendler bazen mevcut koşulların gösterge ve osilatörlerin gösterdiğinden daha uzun sürmesine sebep olabilir. 

1950’lerde geliştirildiği bilinen osilatör grafikleri genellikle iki çizgiden oluşur. Bir çizgi, her seans için osilatörün gerçek değerini yansıtır, diğer çizgi ise üç günlük basit hareketli ortalamayı (SMA) gösterir. Bu iki çizginin kesişimi, günlük bazda momentumda büyük bir değişime işaret ettiği yönünde değerlendirilir. 

Stokastik göstergenin değeri, son kapanış fiyatından, önceki 14 seansta işlem yapılan en düşük fiyatın çıkarılmasıyla elde edilen değerin, aynı 14 gündeki en yüksek fiyattan önceki 14 seansta işlem yapılan en düşük fiyatın çıkarılmasıyla elde edilen değerin bölünmesiyle elde edilir. Ortaya çıkan değer 100’le çarpılır. 

Göreli güç endeksi (RSI) nedir? 

1978’de teknik analist J. Welles Wilder Jr. tarafından tanıtılan göreceli güç endeksi (RSI), piyasanın aşırı alım veya aşırı satım bölgesinde olup olmadığını görmek için kullanılan bir momentum göstergesidir. Kısa vadeli alım satım sinyalleri sağlayan RSI, varlığa dair trendin gücünü ölçmeye yarar. 30’un altındaki RSI seviyeleri aşırı satış sinyali üretir ve düşük değerleme / ucuz hisse mesajı verirken 70’in üzerindeki yüksek RSI seviyeleri aşırı değerleme ve aşırı alım sinyali anlamına gelir. 50’li seviyelerdeki RSI, düşüş ya da yükseliş trendine dair dengeli bir manzara çizer. Yine de trendlerin kalıcılığını test etmek için bu rakamlara esneme payı bırakılır. 

RSI aynı zamanda destek ve direnç seviyelerini belirlemede de tercih edilir. RSI’ın 30’un altındayken aşırı satış anlamı çıktığını söylemiştik. Eğer varlık, RSI bu seviyelerdeyken önceki diplerinin altına inmemişse, bu, fiyatların yakında yukarı doğru tersine dönebileceğinin bir göstergesi olarak yorumlanabilir. Aynı şey, tam tersi için, 70 üzeri seviyelerde yeni tavanlar elde edilmemişse de geçerli olabilir. 

Emtia kanalı endeksi (CCI) nedir? 

İngilizcede “commodity channel index” olarak anılan ve “CCI” olarak kısaltılan emtia kanalı endeksi, bir varlığın aşırı alım veya aşırı satım bölgesinde olup olmadığını belirlemeye yarayan ve momentum ölçümüne dayanan bir osilatördür. İsminde emtia geçse de tüm varlıklar için kullanılabilen bu osilatörde, diğer indikatör ve osilatörlerde olduğu gibi alt ve üst sınır değeri yoktur; başka bir deyişle CCI sonsuza kadar yükselebilir veya düşebilir. Tersine dönüş anları, tarihsel verilere bakılarak belirlenir. 

Emtia kanalı endeksi osilatörü, örneğin negatif veya sıfıra yakın bölgeden ani bir yükselişle 100’ün üzerine çıktığında bu bir yükseliş trendi olarak okunabilir. Böyle bir hareketin ardından fiyatta kısa süreli bir geri çekilme ve ardından satın alma fırsatı gözlemlenebilir. Aynı şey, aşağı yönlü trendlere de uygulanabilir. Tarihsel verilerden beslenen bu osilatör, en azından bir trend farklılaşması yaklaştığında teknik analistlerin bu durumu tespit etmesini kolaylaştırır. 

İndikatör ve osilatör arasındaki farklar

Teknik analiz için vazgeçilmez iki unsur olan indikatör ve osilatör; piyasa uygunluğu, kullanım amacı, uygulama biçimi konusunda birbirlerinden farklılaşır. 

    • Kullanım amacı: İndikatörler genellikle piyasa trendlerini, momentumu ve volatilite ihtimalini belirlemeye yarar. Osilatörler ise aşırı alım ve aşırı satım koşullarının tespiti için bir baz çizgi üzerinde veya altında dalgalanan bir gösterge türüdür. Osilatörlerin temel amacı aşırı alım ve aşırı satım koşullarını, tersine dönüş olasılığını tespit etmekken; indikatörler trend tespitinde kullanılır. 
  • Piyasa uygunluğu: İndikatörler genellikle volatilitesi yüksek, trendlerin aktif olduğu piyasa koşullarında uygun araçlardır. Osilatörler ise belirli bir aralıktaki salınımı değerlendirdikleri için yatay piyasalarda daha faydalı olur. 
  • Uygulama biçimi: İndikatörler doğrudan bir piyasa grafiğinin üzerine çizgi çizilerek uygulanır. Osilatörler ise teknik analiz aracı ekranın alt kısmındaki ayrı bir pencerede gösterilir. 
  • Zamanlama: Genellikle gerçekleşmiş verilere dayanan indikatörler, gecikmeli sonuçlarla trend tespitine ve davranış analizine yarar. Ancak osilatörler, daha önceki tarihsel verileri kullanarak bir aşırı alım ve satım bölgelerini önceden tahmin etmeye odaklanır.

Teknik analizde indikatörler ve osilatörlerin birlikte kullanımı

Teknik analizin farklılaşan araçlarını bir arada kullanmak, trendlere dair daha belirgin ve gerçekçi sonuçlar elde etmek; piyasa trendlerini pekiştirerek ve sağlama yaparak tespit etmek ve yanlış sinyallerden kaçınmak açısından önemlidir. Farklı indikatör ve osilatörlerin çalışma prensiplerini, hesaplama yöntemlerini ve nasıl yorumlanması gerektiğini bilmek, bir teknik analiz aracının gösterdiği sonucu diğerleriyle teyitlemeye yardımcı olur. Öte yandan varlık fiyat trendlerindeki anomaliler de böylece tespit edilebilir ve fırsatlar daha kolay yakalanabilir. 

Örneğin bir teknik analist, hareketli ortalama veya MACD indikatörlerini kullanarak piyasadaki genel trendin yönü konusunda fikir sahibi olabilir. Sinyal çizgisinin üstünde gelen MACD, trendin yukarı yönlü olduğunu gösterir. Ardından RSI veya Stokastik osilatörle trendin tersine dönüş noktası tespit edilir. Böylece iki farklı amaçlı araç kullanılarak yükseliş trendinin kalıcılığı öğrenilmiş olur. 

İndikatör ve osilatör kullanırken dikkat edilmesi gerekenler

Herhangi bir indikatör ya da osilatör ne tek başına, ne de birlikte ancak piyasa koşullarından bağımsız bir biçimde doğru ve kesin sonucu vermeyi garanti etmez. Piyasalar daima dinamiktir ve pek çok gelişmeden etkilenir. Örneğin hacimlerin ve trendin yüksek olduğu, volatilitenin gözlemlendiği bir piyasada osilatörlerin göstereceği sonuçlar yanlış mesajlar verebilir; zira osilatörler genellikle konsolide ve yatay seyreden piyasalarda geçerli olur. Piyasa hâlihazırda yükseliş trendindeyse RSI “aşırı satım” sinyali verse de yanıltıcı olabilir. 

Öte yandan indikatörler, doğaları gereği belirli zaman aralıklarındaki trendleri tespit etmeye odaklanır ve zaman aralığı gereğinden çok uzun ya da gereğinden çok kısa olduğunda gelebilecek sinyaller de yanlış yönlendirmelere sebep olabilir. Öte yandan osilatör ve indikatörler her ne kadar matematiksel hesaplamalara dayansa da, bunun sunacağı güven hissi aşırı duygusal kararlar alınma ihtimalinin önüne geçmez. Ayrıca diğer piyasa katılımcıları da benzer davranışları göstermek ve trendi sürdürmek zorunda değildir. 

Teknik analiz araçlarının etkinliği ve sınırlamaları

Teknik analizin mi, temel analizin mi daha iyi bir yatırım stratejisi olduğu hisse senedi yatırımcılığı dünyasında tartışılan konuların başında gelir. Unutma Paparalı, piyasalara dair soruların büyük çoğunlukla tek bir yanıtı yoktur. Şayet tek yanıtı olsa ve teknik analiz ya da temel analiz hep doğru sinyaller verse, endeksler daima yukarı yönlü hareket eder, kimse borsalarda kayıp yaşamazdı. Teknik analiz, genelde matematiksel verilere, tarihsel geçmişe dayanır ve hisse senedinin gerçek değerini pek de umursamaz. Bir hisse senedinin değeri veya fiyat hareketleri CEO istifalarından kötü açıklanan bilançolara, ünlü bir markayla yapılacak iş birliğinden bir birleşme haberine kadar pek çok gelişmeyle belirlenebilir. Makro koşullar da tüm teknik göstergelerin tersine sonuçlar yaratarak trendlerin hızla bozulmasına yol açabilir. 

Bu noktada her bir yatırımcının bir ya da birkaç indikatör ya da göstergeye odaklanarak yatırım kararı alması önerilmez. Burada bir denge kurmak, temel analiz incelemelerini göz ardı etmemek, çok sayıda gösterge ve haberi aynı anda okuyup finansal okuryazarlık kazanmak önem arz eder. 

😪Huh, bu nasıl bir yolculuktu böyle? Şayet buraya kadar okuduysan tebrik ederiz; zira bolca yeni kelime öğrendin ve teknik analize değer temel ayrıntılarla tanışmış oldun. Hangi yatırım stratejisini, hangi koşullarda seçeceğin sana kalmış; ancak Papara’da dünyanın en popüler şirketlerinin hisseleri seni bekliyor. Papara’da Yatırım Hesabı açarak hesabından TL aktar, anında dolara çevir ve sevdiğin hisse senetlerine dilediğin tutarda yatırım yaparak yatırım serüvenine başla!

Sıkça Sorulan Sorular

Teknik analizde en yaygın kullanılan araçlar nelerdir?

Teknik analizde bir trendi önceden tespit etmek, momentumu açığa çıkarmak için indikatörler; bir aralığı tespit etmek ve tersine dönüş noktalarını öğrenmek için osilatörler kullanılır. İndikatörler arasında hareketli ortalamalar ve MACD gibi göstergeler öne çıkarken popüler osilatörler içinde RSI, CCI ve stokastik osilatör sayılır. 

İndikatörler ve osilatörler hangi piyasa koşullarında daha etkili olur?

İndikatörler genelde trendin yüksek, alım iştahının fazla olduğu piyasalarda öne çıkar. Osilatörler ise yatay seyreden piyasalarda tersine dönüş noktalarını anlamak için işlevseldir. 

Hangi indikatörleri birlikte kullanmak daha doğru sonuçlar verir?

Örneğin hareketli ortalama veya MACD indikatörleri kullanılarak piyasanın genel yönü hakkında bilgi sahibi olunur; ardından bu gidişatın kalıcı olup olmadığı ise stokastik osilatör veya RSI gibi araçlarla tespit edilebilir. 

Osilatörler fiyat hareketlerini nasıl tahmin eder?

Osilatörler genellikle 0 ila 100 arasında bir aralık oluşturur. 30 veya 20 altı aşırı satış anlamına gelirken 70 ve 80 üzeri aşırı alım mesajı verir. Tersine dönüş noktaları belirlendikten sonra gidişat da ortaya çıkar.

Teknik analizde aşırı alım ve aşırı satım nasıl yorumlanır?

Aşırı alım, bir varlığın fiyatının gereğinden fazla yükseldiğini ve yakında aşağı yönlü bir tersine dönüş olabileceğini gösterir. Tam tersi ise varlık fiyatının gereğinden fazla düştüğünü, hisse piyasalarında alım yapmanın mantıklı olduğunu gösterir. 

İndikatörler yatırımcılar için hangi stratejilerde daha faydalıdır?

İndikatörler, genellikle kısa vadeli işlemler yapan, kısa süreli işlemlerde al-sat hamleleriyle hızlı hareket eden yatırımcılar için daha işlevseldir. 

Osilatör kullanırken hangi riskler göz önünde bulundurulmalıdır?

Osilatörler, piyasa trendinin geneli hakkında yanıt vermez. İlgili varlığın tarihsel performansına bakarak geleceğe dair tahmin yapmaya odaklanır. Oysa piyasalar yalnıza bir varlığın tarihsel hareketlerinden ibaret değildir. Osilatör tersine dönüş işaret etse de temel trend başka bir hikâye anlattığı için yanlış sinyale sebebiyet verebilir.

Teknik analiz araçları piyasa psikolojisini nasıl etkiler?

Teknik analiz temelde varlıkların fiyat hareketlerinin ve hacimlerinin trendine odaklanır. Trendi yaratansa yatırımcılar ve piyasa katılımcılarıdır. Teknik göstergelerde alım sinyali alan yatırımcılar yükseliş trendini destekleyebilir veya bu durumun tam tersi de geçerli olabilir.

Hangi indikatör, güçlü bir alım sinyali verir?

Örneğin RSI’ın 30’un altına indiği durumlarda varlıklar aşırı satım bölgesindedir ve bu güçlü bir AL sinyali olarak yorumlanabilir.

Sorumluluk Beyanı

Papara web sitesi, uygulaması, blog ve sosyal medya hesaplarında yer alan tüm paylaşımlar, duyurular ve sektör verileri bilgilendirme amacıyla yayımlanmaktadır. Paylaşımlar yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.

Bahsi geçen piyasa, sektör ve şirket verileri içeriğin hazırlandığı tarihe ait olup, güncel piyasa verilerini yansıtmayabilir. Paylaşılan sektör ve şirket bilgileri halka açık kaynaklardan temin edilmiş olup, bu kaynaklardaki verilerin eksik veya hatalı olmasından doğabilecek zararlardan Papara Elektronik Para A.Ş. sorumlu değildir.